Parada sahtecilik suçu, Türk Ceza Kanunu’nun Kamu Güvenliğine Karşı Suçlar bölümünde, 197. maddesinde yer almaktadır. Kanunda parada sahtecilik suçu olarak geçmektedir; ancak genellikle kalpazanlık suçu olarak anılmaktadır. Parada sahtecilik suçu seçimlik hareket ile işlenen suçlardandır. Parada sahtecilik suçunun işlenmesi için belirtilen belli başlı hareketler:
Bunun yanında kanunda belirtilen ve paraya eşit sayılan değerlerde de parada sahtecilik suçunun işlenmesi mümkündür. Devlet tarafından ihraç edilen hamiline yazılı bonolar, hisse senetleri, tahviller ve kuponlar, yetkili kurumlar tarafından çıkarılan kanunen tedavül eden senetler, tahviller ve evrak ile milli ziynet altınları para ile eş değer sayılmıştır. Para ya da paraya eş değer olarak sayılan mallar için de aynı suç işlenmiş olacaktır.
Parada sahtecilik suçunun cezası, “2 yıldan 12 yıla kadar hapis ve 10000 güne kadar adli para cezası” ile cezalandırılacaktır. (TCK 197/1)
Paranın sahte olduğunu bilmesine rağmen kabul eden kişi “1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve adli para cezası” ile cezalandırılacaktır. (TCK 197/2)
Paranın sahte olduğunu bilmeden kabul eden ancak niteliğini öğrendikten sonra parayı tedavüle koyan kişi hakkında “3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası” ile cezalandırılacaktır. (TCK 197/3)
Şikayete tabi olan suçlar kanunda belirtilmiştir. Şikayete tabi olan suçlarda, şikayet edilmesi dava şartıdır, şikayet olmadan dava açılmaz. Ancak parada sahtecilik suçu şikayete tabi suçlardan değildir. Bu nedenle savcılık soruşturmayı resen (kendiliğinden) başlatacaktır.
Uzlaşmaya tabi olan suçlarda, dosya, uzlaşma bürosuna gönderilecek ve tarafların uzlaşıp uzlaşmayacağına göre yargılama aşamasında durum değişecektir. Parada sahtecilik suçu uzlaşmaya tabi değildir, bu nedenle uzlaşma prosedürleri uygulanmayacaktır.
Tutuklama kararı, kanunda belirtilen bazı suçlarda ve delillerin yok edilmesini önleme ile şüphelinin kaçmasını önlemek adına verilmektedir. Parada sahtecilik suçu, kanunda tutuklama kararı verilecek katalog suçları arasında yer almamaktadır. Ancak tutuklama nedenlerinin varlığı halinde parada sahtecilik suçu nedeniyle aleyhine soruşturma başlatılan şüpheli veya dava açılan sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir.
Etkin pişmanlık, kişinin suç işlemesinden sonra pişmanlık göstererek suç nedeniyle vermiş olduğu zararı gidermesidir. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması halinde faile verilecek cezada indirim uygulanacak veya cezaya hükmedilmeyecektir.
Parada sahtecilik suçunda etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanacağı Türk Ceza Kanunu’nun 201. maddesinde düzenlenmiştir. Etkin pişmanlık hükmünün uygulanması adına;
Sanıklar hakkında ağır ceza mahkemesi tarafından parada sahtecilik ve dolandırıcılık suçundan yargılama yapılmıştır. Sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiş, karara karşılık sanık müdafii temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
Sanıklar olayın olduğu gün katılanın işlettiği kuyumcu dükkanına gelerek 15 adet altın bozdurmuştur. Ancak Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğünün raporuna göre incelemede altınların homojen olmadığı ve yaklaşık 17 ayara tekabül ettiği, düşük ayarda olduğu, standart değerlere uygun olmadığı ve taklit olduğu tespit edilmiştir.
Yargıtay, dosya incelemesinde sanığın eyleminin parada sahtecilik suçun oluşturduğu ve mağdur sayısına göre cezanın alt sınırından uzaklaştırılarak hüküm kurulması gerektiği belirtilmiştir. Sanıklar hakkında parada sahtecilik yanında dolandırıcılık suçundan 3 kez mahkumiyet kurularak fazla ceza tayin edildiği belirtilmiştir. Tüm bu nedenlerle sanıklar hakkında kurulan hükme karşılık bozma yönünde karar verilmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/10757 Esas, 2019/5879 Karar)
Sanık, milli piyango bayiliği yapan katılandan 5 adet kazı kazan bileti alınmıştır. Katılan almış olduğu biletlerden kendisine 5000 TL çıktığını söylemiştir. Katılan ile sanık birlikte bankaya gitmiş ve sanığa 4.500 TL tutarında ödeme yapılmıştır. Katılan, sanığın kazandığı bileti … Milli Piyango Şubesine göndermiştir. Ancak şubede biletin sahte olduğu anlaşılmıştır.
Sanık hakkında ağır ceza mahkemesinde nitelikli dolandırıcılık ve parada sahtecilik suçlarından yargılama yapılmıştır. Sanık hakkında verilen mahkumiyete karşılık temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
Yargıtay, dosya incelemesinde sanığın eyleminin parada sahtecilik suçunu oluşturduğunu, bu suç oluşturduğu gözetilmeden mahkumiyet kararı verilmesi doğru bulunmamıştır. Sanık hakkında sanığın temyiz itirazı kabul edilerek bozma yönünde karar verilmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/1045 Esas, 2019/5873 Karar)
Olayın olduğu gün saat 12:00 sularında akaryakıt istasyonunda bir adet 100 TL karşılığında akaryakıt almıştır. Ancak … seri numaralı 100 TL’nin sahte olduğu anlaşılarak … İlçe Emniyet Amirliği ile irtibata geçilmiştir. Emniyet görevlileri tarafınca muhafaza altına alınan paranın sahte olduğu anlaşılmıştır.
Sanık hakkında ağır ceza mahkemesi tarafından parada sahtecilik suçundan yargılama yapılmıştır. Sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiş, karara karşılık temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
Yargıtay, dosya incelemesinde sanığın üzerine isnat edilen suçun parada sahtecilik suçu oluşturduğu ve suçun kesintisiz suçlardan olması nedeniyle mükerrer cezalandırmanın önlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle sanık hakkında parada sahtecilik suçundan yürütülen başka bir soruşturma olup olmadığı, dava dosyasının tespit edilip edilmediğinin incelenmesi gerektiği ve dava varsa birleştirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Davayı ilgilendiren delillerin örneklerinin dosyaya konulması gerektiği ve hukuki veya fiili kesinti bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Sanık hakkında yapılan araştırmanın eksik yapıldığı belirtilerek mahkemenin kararına karşılık bozma yönünde karar verilmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/7830 Esas, 2019/4484 Karar)
Sanık, parada sahtecilik suçundan mahkum olan diğer kişiden temin ederek kendisine verilen sahte paraları tedavüle sürmüştür. Sanık, suçun işlendiği tarihte yedek parça satan bir iş yerine sahte 100 TL vermiştir.
Sanık hakkında ağır ceza mahkemesi tarafından parada sahtecilik suçundan yargılama yapılmıştır. Sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiş, karara karşılık temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
Yargıtay, dosya incelemesinde yedek parça satan iş yerinde sahte olduğu iddia edilen paraların ele geçmemiş olduğu ve bu nedenle paraların sahtelik niteliğinin tespit edilemeyeceği belirtilmiştir. Bunun yanında sahte paralar ile sanık arasında bir bağlantı bulunmadığı gözetilmeden mahkumiyet kararı verildiği tespit edilmiştir. Bu nedenlerle sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Tüm bu nedenlerle mahkemenin kararına karşılık bozma yönünde karar verilmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/1123 Esas, 2019/3725 Karar)
Olayın olduğu gün kolluk görevlilerince sanıktan şüphelenilmiş ve sanığın kaba üst araması yapılmıştır. Sanığın cebinden çıkararak polise vermiş olduğu paraların seri numaralarının aynı olduğu tespit edilmiştir. Sanığın üzerinden çıkan 100 TL’lik altı adet banknotların sahte olduğu tespit edilmiştir.
Sanık hakkında ağır ceza mahkemesi tarafından parada sahtecilik suçundan yargılama yapılmıştır. Sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiş, karara karşılık temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
Yargıtay, dosya incelemesinde sanık hakkında kurulan mahkumiyet kararında parada sahtecilik suçuna dair ikinci fıkradan hüküm kurulduğu tespit edilmiştir. Ancak sanık hakkında ilk fıkradan hüküm kurulması gerektiği belirtilmiştir. Tüm bu nedenlerle sanık hakkında kurulan mahkumiyet kararına karşılık bozma yönünde karar verilmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/907 Esas, 2019/3079 Karar)
Olayın olduğu gün sanık, polis memurları tarafından şüphe üzerine durdurulmuş ve kimlik ibrazı istenilmiştir. Sanık kimlik ibraz edemeyince polis merkezine intikal ettirilmiştir. Bunun üzerine sanığın üst araması yapılmış ve pantolonu ile iç çamaşırı arasında gizlenmiş 20 adet 100 TL bulunmuştur. Sanığın üzerinde bulunun 100 TL’lerin sahte olduğu tespit edilmiştir.
Sanık hakkında parada sahtecilik suçundan asliye ceza mahkemesi tarafından yargılama yapılmıştır. Sanık hakkında yapılan yargılamada, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Ancak ilgili daire tarafından hüküm kaldırılarak hükmün açıklanması kararı verilmiştir. Bunun üzerine sanık ve müdafii tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
Yargıtay, sanığın eyleminin parada sahtecilik suçunu oluşturduğunu ve görevli mahkemenin de asliye ceza mahkemesi olduğunu belirtmiştir. Bu nedenle sanık hakkında yapılan yargılamada, ağır ceza mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Tüm bu nedenlere bozma yönünde karar verilmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/10814 Esas, 2019/2873 Karar)
Sanık ile aynı suçtan yargılanan kardeşinin eşkali ve bulundukları yer belirtilmiştir. Sanık ile kardeşinin piyasaya sahte para sürüldüğü de ihbar edilmiştir. Kolluk görevlileri ihbar edilen yere gitmiş ve sanık ile kardeşinin üzerini aramış, suça konu olan sahte paraları yakalamıştır.
Sanık hakkında ağır ceza mahkemesi tarafından parada sahtecilik suçundan yargılama yapılmıştır. Sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiş, sanık müdafii tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
Yargıtay, dosya incelemesinde üst aramasında çıkan sahte paraların miktarı da dikkate alındığında mahkemenin eylem vasfında yanıldığı belirtilmiştir. TCK 197/1 maddesi uyarınca sanığın suç işlediği tespit edilmiş, sanık hakkında eksik ceza tayin edildiği tespit edilmiştir. Tüm bu nedenlerle sanık hakkında kurulan karara karşılık bozma yönünde karar verilmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/12086 Esas, 2019/2868 Karar)
Olayın olduğu gün, çantada 16 adet sahte 100 TL’lik banknot bulunmuştur. Banknotların üzerinde tespit edilen parmak izlerinin sorgulamasında, sanığın sağ el baş parmak izi aynı olduğu belirlenmiştir.
Sanık hakkında ağır ceza mahkemesi tarafından parada sahtecilik suçundan yargılama yapılmıştır. Sanık savunmasında tanıdığından 1000 TL borç para aldığını ve parayı 1 saat içerisinde borç aldığı kişiye aynen iade ettiğini belirterek parmak izi sebebini açıklamıştır. Sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiş, karara karşılık temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
Yargıtay, sanığın savunmasını da dikkate alarak suçu işlediğine dair uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığını belirtmiştir. Bu nedenle sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken mahkumiyet kararı verilmesi doğru bulunmamıştır. Temyiz itirazları yerinde görülerek mahkemenin kararına karşılık bozma yönünde karar verilmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/191 Esas, 2019/2879 Karar)
Sanık olayın olduğu gün müştekinin işletmiş olduğu lokantaya gitmiştir. Sanık, lokantadan alışveriş yapmış ve 100 TL vermiştir, lokanta sahibinin eşi ise sanığa 78 TL para üstü vermiştir. Ancak sanığın vermiş olduğu para, sahte çıkmıştır. Lokantanın önceden beri müşteri olan sanık, mahalle muhtarı aracılığıyla tespit edilmiş ve sanığa ulaşılmıştır. Sanığın parasının sahte olduğu anlaşıldığı ve bu nedenle sanığın parasını iade alması gerektiği belirtilmiştir. Ancak sanık para iadesini kabul etmemiştir.
Sanık hakkında ağır ceza mahkemesi tarafından parada sahtecilik suçundan yargılama yapılmıştır. Sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiş, karara karşılık bozma yönünde karar verilmiştir.
Yargıtay, sanığın eyleminin parada sahtecilik suçunun ilk fıkrası olduğunu ve bu nedenle mahkemenin suç vasfında yanılgıya düştüğünü belirtmiştir. Tüm bu nedenlerle sanık hakkında kurulan hükme karşılık bozma yönünde karar verilmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/9670 Esas, 2019/1860 Karar)